Değişim tüm seviye çalışanlar için yönetilmesi gereken önemli bir kavramdır. Değişim tüm çalışanlar için beraberinde stres getirir. Çalışanlar, kendi bildikleri rahat alandan, belirsizliğe doğru geçiş yaparlar. Dolayısıyla da karşılaştıkları belirsizlikleri yönetmek durumundadırlar.
Kurumsal alanda değişimlerle sıkça karşılaşılır. Öncelikle tepe yönetim olmak üzere her seviyede yönetim başarısı, organizasyonların iş performansını doğrudan etkilemektedir.
Değişimi yönetime başarısı, cesaret ve güç gerektirir. Karşılaşılan konuları masaya yatırmak, doğru bir analiz yapmak ve gereken adımları özenle belirleyerek atmak yönetim başarısını etkilemektedir.
Lider ve yönetici takımlarının, daha önce yaşamış oldukları değişim yönetimleri, kriz yönetimleri ve sınır zorlamaları; ilgili grupların kaslarını güçlendirmektedir. Daha önceki tecrübelerden elde edilmiş öğrenim, yönetim gruplarını güçlü kılar. Bu konuda herhangi bir tecrübe yaşanmamış olması durumunda yönetim ekiplerinin; rakiplerde, sektörde, ve kurumda geçmişte yaşanan değişim deneyimlerini incelemesi ve çıktıları iyi analiz etmesi ve öğrenmesi, yönetim başarılarını etkileyecektir.
Merak etmek, öğrenmek, deneyimlemek efor ister. Stratejik lider için oldukça önemli yetkinliklerdir.
Yönetim kademelerinde tahmin eden, piyasayı ve rekabeti araştıran, tüm bilgi kaynaklarına açık olan, farklı bakış açılarını değerlendiren, yorumlayan yönetici elbette ki değişim yönetimini başarıyla gerçekleştirecektir. Farkındalık seviyeleri yüksek yöneticiler, değişimin oluşturduğu stresi kabul etme ve yönetme becerisini geliştirmiştir. Fiziken, ruhen ve zihnen sağlamdırlar. Hatta bu duruş, iş yaşamında çevrelerinde hiç yardıma muhtaç olmayan kişiler olmalarını sağlar. (gerçekte böyle olmasalar da)
Değişime direnen liderler ve yöneticiler, zamanla mevcut organizasyonların içerisinde başarısız olmaya mahkumdurlar. Çünkü değişime uyum, hatta değişimlerde fırsatları görme ve fırsata çevirebilme, önemli başarı kriterleri olarak sayılabilir. Bunlara, değişimle açığa çıkan stres yönetimini de eklemek gerekir. Tüm bu yönetim kademelerinde alınması gereken stratejik kararlar ve bu kararların sorumluluğunu almak gerekir. Sorumluluk almadan yürütülmeye çalışılan bu kademelerdeki pozisyonlar, şirket ortaklarının hedeflerine bağlı olmakla birlikte, yine de zaman içerisinde güçsüzleşecektir kanaatindeyim.
Lider ve yönetim takımlarının gerçeklik ilkesi ile yönetimi verimlidir. Gerçeklerden uzaklık yani “mış” gibi yönetimler, değişim rüzgarlarında savrulma sonucunu doğurur. Kurumsal yapının sağladığı sistem, ekiplerinde oluşturmak istediği farkındalık, kişilerin bireysel çabaları olmaması halinde uyumlanmayı getirir. Yani makro ölçütte korunan değerler ve makro sistem tüm kurumsal iklim açısından ana belirleyecidir.
Cesaret, başarının bir parçasıdır. Ölçülü risk alma, korkmadan adım atabilme, risk alabilme ve yönetim becerisi, değişim yönetim başarısının bir parçasıdır. Durgun sular içinde çok fırtınalar, dalgalar barındırır. Tüm bu aşamalar sonrası, önemli bir başarıyı elde etmek mümkündür.
Yaşadığımız ülkede; insana, yaşama, doğaya ve canlıya saygı özel yaşamda olduğu gibi iş yaşamında da motivasyona etki eder. Motivasyon konusu kurumsal hayatta önemli bir başlıktır. Yapılan tüm gelişim ve danışmanlık çalışmaları, liderler ve yöneticilerin kendi etki alanları içerisinde mümkündür. Saygı ve motivasyonun içersinde bulunulan sistemin ana değerleri olması halinde, ilaveten organizasyonel çabalara çok ihtiyaç olmayacaktır.
Uluslararası rekabet eden kurumların, sistem açıklarını gidermek için olağanüstü çaba gösterdiklerini söylemek yanlış olmaz. Bu kurumlar ekiplerini evrensel değerlere taşımak için ilave bütçeler ayırmaktadırlar. Çalışma evresine gelen gençlerin liderlik ve yönetim becerileri konusunda çalışmış olmaları, kurumsal hayatın performansını arttıracaktır. Bu yetkinlikler, çalışanların değişim yönetimini, stres yönetimini daha yüksek farkındalıkla yapmasını sağlayacaktır.
Bununla birlikte, dijital ve teknolojinin hızla yaşama girmesi ile, öğretim kurumlarının hızla yeni derslere adapte olması gerekmektedir. Aksi halde, ayrıca bu konularda kurumsal hayatın eğitim çalışmaları içerisinde yer alma mecburiyeti doğar.
Kurumsal alanda stres yönetimi, zihin sağlığı, beden sağlığı ve ruh sağlığı gerektirir. Değişimle birlikte açığa çıkan stresin yönetimi konusunda, tüm yönetim ekibi ve çalışanların bu konularda bilgili olması, dayanıklılığını arttıracaktır. Zihin sürekli şarj edilmelidir. Günlük iş yaşamının getirdiği yorgunluk, çöp düşüncülerden arınmayı gerektirir. Çalışanların kendilerine uygun şarj yöntemlerini bulması şarttır. Diğer yandan beden sağlığı, değişim ve stresi yönetme konusunda en kritik konulardan biridir. Beden sağlığının korunması için gereken egzersizlerin, hareketli yaşamın ve diğer konuların kişilerin hayatında mutlaka bir düzene oturmuş olması büyük önem arz eder. Kurumsal alanda danışmanlık yaptığım lider ve yönetici ekiplerinde, sıkça karşılaştığım ve gelişmesi gereken konu; zihin, beden ve ruh sağlığına gerekli özenin gösterilmemesidir. Bu konuların teorik bilgi seviyesinde değil, davranış olarak benimsenmesinin hem çalışanlar, hem yöneticiler ve liderler, hem de organizasyonlar için sayılamayacak kadar faydası bulunur. Özetle; kişi öncelikle kendini tanır ve kendine iyi bakar ise, kendi potansiyelini performansa çevirebilir. Koşullarını, içinde bulunduğu makro ortamı, etki edebileceklerini ve edemeyeceklerini iyice değerlendirerek değiştiremeyecekleri üzerinde zaman kaybetmeyecektir.
Lider ve yönetici takımları tüm bunların yanında, ana sorumlulukları olarak tanımlanan ekip yönetim ve motivasyon konusunda, kendi etki alanlarını çok iyi tanımlarlar, zaman kaybetmezler. Makro sistemi gerçekçi bir şekilde analiz eder ve toplam insan kaynağını verimli bir şekilde değerlendirirler. Dünyanın içerisinden geçtiği bu dönemde, değişimin farkında olup kendi ekiplerini bu değişim içerisinde yönetirken, kendilerini de yönetmeyi ihmal etmezler.
Sıkça iletişim kanallarını üst- ast ve paydaşlarıyla açık tutarlar, oldum demez, merak eder, öğrenir ve gelişirler. Farklı bakış açılarını inceler, yorumlar, değerlendirir ve tahmin etme yetkinliklerini arttırırlar. Vizyonlarını güçlendirir, uyumlu olur, farklı fikirlerle uzlaşma sağlarlar. İtirazları dinleyip, açık iletişim kanalların oluştururlar. Eleştirileri dinlerler. her koşulda meydan okur, kurum içerisinde kabul görmüş varsayımları zorlar ve tartışmaya açarlar.
İşte tüm bu çalışmalar lider ve yönetici takımlarını güçlendirir, değişimi hem kendilerinde hem de ekiplerinde yöneterek değişimin bir parçası olmalarına yardım ederler. Değişim yönetimi, sakin kalabilmek, durumu değerlendirmek, yönetebilmek ve gerekirse değişimin kendisi olabilmek; kurumları dinamik ve yenilikçi kılar. Bazı durumlarda ise varlığını devam ettirebilmesinde belirleyici olur.
Paylaş: